Hatasız kul bulabilir misiniz? Ya da çok uzağa bakmaya gerek yok. Kendinizi hatasız görüyor musunuz? Herkes mükemmel insan olmayı arzu eder. Ancak kendine dönüp bakmadan, karşısındaki insandan bunu bekler. Yani kendini her haliyle mükemmel zannedip, diğer kişilerinde ona ayak uydurmasını ister.
Bir insanın yanlışını gördüğümüzde, onu kınamayı o kadar çok seviyoruz ki, onun hatalarıyla kendi mükemmelliğimizi öne çıkarmaya çalışıyor, bir nevi kendimizi tatmin ediyoruz. Peki, yaptığımız bu bencil davranış o hatayı ortadan kaldırıyor mu? Ya o insan hatasından vazgeçiyor mu?
İnsanları yaptıkları bazı suçlar yüzünden aşağılamak, hor görmek ve toplumdan soğutmak çok kolay. Asıl mesele, onu topluma tekrar kazandırmak değil midir? Emin olun size yanlış yapanı affetmek, onu yaptığı hatadan daha çok pişman ettirir. Yaptığı kötülükten iyilik gören insan hayattan çok ders çıkarır. Ve başka hayatlara dokunur…
Suç işleyen birini en ağır şekilde cezalandırmak, hiçbir zaman çözüm olmamıştır. O insan şiddet gördükçe daha çok suça teşvik edecektir. Bu durumda onu yaptığı hataya tekrar tekrar gömmüş olmuyor muyuz? Ya da ona vereceğimiz ağır bir ceza neyi değiştirir. Suç ortadan kalkmadıktan sonra, o insanı kendimizden uzaklaştırarak, onu kendi haline bırakarak onu öldürmüş olduk. Hâlbuki o insanı öldürmek yerine, hayata tekrar kazandırarak yeni bir insan yaşatmalıyız. Asıl amacımız; mükemmel bir insan modelinin olmadığını bilerek, kömürden elmas yaratabilmek olmalıdır.